İnsan hayatındaki en değerli duygulardan bir tanesi, belki de en değerlisi ilk kez anne ve baba olma duygusunu yaşamakmış. Eşimin hamile olduğunu öğrendiğimizde sevinçten havalara uçtuk ve hakkında hiçbir şey bilmediğimiz hamilelik sürecine resmen başlamış olduk. "Annelik nedir, babalık nedir, neler yapmak gerekiyor, sorumluluklarımız ne olacak, hayatımız nasıl değişecek?" gibi birbirini takip eden yüzlerce soruya cevaplar bulmaya çalıştık. Bize çok yabancı olan annelik ve babalık duygusunu sadece bebeğimizi kucağımıza alacağımız gün öğrenebileceğimizin de farkındaydık her zaman.

İlk olarak, sadece anne ve baba olma sürecine girmenin bile oldukça zor ve zahmetli olduğunu öğrendik diyebilirim. Yenidoğan bebek ihtiyaç listesi araştırmalarından hangi markaların bebeğimiz için en uygun olduğu incelemelerine kadar birçok konuda kendimize sorular üreterek cevaplar araştırdık. Bu sorulara cevaplar üretmeye başladıkça da özgüven kazanmaya başladık ve hamilelik sürecini en doğru ve sağlıklı şekilde geçirmeye odaklandık.

Hamilelikte en çok merak edilen konulardan bir tanesi de bebeğin kız mı, erkek mi olacağı konusu şüphesiz! Hamilelik sürecine girmeden önce “Kız mı olsun, erkek mi?” Sorusuna “Erkek olsun” derdim herhalde. Fakat sürece başladığımız tarihten itibaren bu konuda düşünebildiğim tek şey “Kız ya da erkek fark etmez, yeter ki sağlıklı olsun” düşüncesi oldu. 5. ayın ortasında kontrol muayenesine gittiğimizde bir erkek çocuk sahibi olacağımızı öğrendik ve gözyaşlarımıza hakim olamadık. Eğer kız çocuk sahibi olsaydık da aynı sevinç gözyaşlarını dökeceğimizden eminim. Hamilelik sürecinin son dönemlerine doğru yenidoğan bebek ihtiyaç listemizi, bebek odamızı, anne ve bebek hastane çıkışı setlerimizi hazırladık. İyi ki bu hazırlıkları önceden yapmaya başlamışız. Eşim doğum iznine ayrıldıktan 1 hafta sonra, yani henüz 8 aylıkken hastanenin yolunu tuttuk.

Büyük bir heyecan ve tedirginlikle hastaneye ulaştığımızda doktorumuz hemen bizi muayeneye aldı ve oğlumuzun kalabildiği kadar anne karnında kalmasının en doğru karar olduğunu söyledi. Muayenenin ardından da hastaneye yatışımızı gerçekleştirdik. Bir yandan doğum sürecinin normalden erken başlamasından dolayı tedirgin olurken, anne ve baba olma duygusunu yaşamaya bir adım daha yaklaşmanın tarifsiz mutluluğunu hissetmeye başladık.

Bir gün hastanede bekledikten sonra doğumun sezaryen ile gerçekleşeceğini öğrendik ve ertesi gün oğlumuzu sağlıklı bir şekilde kucağımıza aldık. Eşimle birlikte ameliyata girerek bu benzersiz süreci birlikte tamamladık. Ameliyat salonunda eşimin ellerini tutarken oğlumuzun ilk ağlama sesini duyduğum an gözyaşlarımı tutamadım. İnsan hayatında unutulmayacak en önemli anların başında anne ve baba olma duygusunun geldiğini iliklerime kadar yaşadım ve hissettim. Bu duyguları kelimeler ile anlatmanın hiçbir yolu yok, bundan eminim. Bu yüzden, anne ve baba olmak isteyen herkesin bu duyguyu yaşamasını dilerim
 

Mamajoo Hakkında

Mamajoo'daki herkesin ortak bir dileği vardır - ebeveyn olmanın nasıl bir şey olduğunu anlamak. Anne veya baba olmanın getirdiği mutluluğun tadını çıkarabilmeniz için bu sevinci en üst düzeye çıkarmak istiyoruz.
Bebeğinizin beslenme ve bakımı ile ilgili ihtiyaçlarınızı en iyi şekilde karşılamak üzere, en son teknoloji kullanılan ISO 9001;2015 belgeli üretim tesislerimizde AB standartlarına uygun, BPA ve Fitalat içermeyen en yüksek kalitede hammaddelerden üretilen Mamajoo ürün ailesine hoş geldiniz.

Bebek ürünleri sektöründeki 25 yılı aşkın tecrübemiz ve geniş ürün yelpazemizle annelere sağlıklı bebekler büyütmek için ihtiyaç duydukları yüksek kaliteli ve güvenilir emzirme ve beslenme ürünlerini sunuyoruz.

Gerek bebeğinizi bekliyor gerekse bebeğinize kavuşmuş olun, bebeğinizi büyütürken aradığınız beslenme ve bakım ürünlerini yurt içinde ve dışında pek çok ödül almış mamajoo ürünleri arasında bulacağınızdan eminiz.